Isitme Bozuklukları


İşitme, atmosferde meydana gelen ses dalgalarının kulağımız tarafından toplanmasından beyinde ki merkezlerde karakter ve anlam olarak algılanmasına kadar geçen süreçtir. İşitme birkaç fazda meydana gelir:

a. İşitmenin gerçekleşebilmesi için ses dalgalarının atmosferden korti organına iletilmesi gerekir. Sesin kendi enerjisi ile gerçekleşen bu mekanik olay ile oluşan işitme fazına iletim –conduction denir.
b. Korti organında ses enerjisi biyokimyasal olaylar ile mekanik enerjiden sinir enerjisine dönüştürülür. Bu olay ile gerçekleşen işitme fazına dönüşüm- transdüksiyon denir.
c. İç ve dış tüylü hücrelerde meydana gelen elektrik akımı kendi ile ilgili olan sinir liflerini (sinir enerjisi frekans ve şiddetine göre değişik sinir liflerine iletilir.) uyarır. Sesin şiddetine ve frekansına göre kodlanması ile gerçekleşen işitme fazına neural conduction- relay (nöronal iletim) denir.
d. Tek tek gelen bu sinir iletimleri işitme merkezinde birleştirilir ve çözülür. Sonuç olarak sesin karakteri ve anlamı anlaşılır hale getirilir. İşitmenin bu fazına ise cognition- association denir.
Bu sistemin herhangi bir ya da birkaç yerinde meydana gelen patoloji işitme kaybına neden olmaktadır. İşitme kaybı hastaların iletişim becerilerini etkiledikleri için sosyal, bilişsel ve eğitsel sorunlara yol açabilmektedir.

İşitme kaybının teşhisi ne kadar erken yaşta sağlanırsa, tedavinin ve bireyin tüm gelişiminin o kadar sağlıklı olacağı unutulmamalıdır. Özellikle ilk iki yaş, çocuğun konuşmasını geliştirebilmesi için en önemli dönem olduğundan işitme kaybında erken teşhis çok önemlidir. Aile çocuğun büyümesini ve gelişmesini dikkatli bir gözlemle takip ediyorsa, işitme kaybı erken dönemde teşhis edilebilir. Ancak günümüzde çocukların işitme duyusunu değerlendirmek için artık büyümelerini beklemek gerekmemektedir. Yaşamın ilk günlerinde uygulanabilen basit, ucuz ve güvenilir testler ile yeni doğan döneminde işitme engelini saptamak mümkündür. Ülkemizde yaygınlığı % 90’lara ulaşan yenidoğan işitme taramaları programları ile tüm bebeklerin işitme taramasının yapılması zorunludur. Yapılan çalışmalarda yenidoğan işitme kayıplı bebek sayısı ortalama %2 civarındadır. Bu oran yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde kalan bebekler için yaklaşık %10’lara kadar çıkabilmektedir. İşitme taramaların amacı işitme engeli ile doğan bebekleri doğumdan kısa süre sonra belirlemek, 3 aylık olmadan işitme testlerini tamamlamak, işitme engeli tanısı alanlara 6 aylık olmadan gerekli müdahalede bulunmaktır. Doğduktan sonra en geç 6 ay içinde işitme engeli tanısı konan ve işitme cihazı uygulanıp işitme ve konuşma eğitimi alan bebeklerin konuşma becerisi normal işiten yaşıtlarına benzer düzeyde gelişebilir. Erken dönemde işitme kaybı tanısı konulup eğitimine başlanan bebeklerin, lisan gelişimine ek olarak zihinsel, sosyal ve ruhsal gelişimleri de olumlu etkilenir.

İşitme kayıpları hastalarda işitme hassasiyetinde azalmaya neden olmaktadır. Bazı durumlarda ise (işitsel nöropati, santral işitsel işlemleme bozukluğu vb) işitme sisteminde mevcut patolojiye rağmen işitme eşikleri normal ve çok ileri arasında değişebilmektedir. Bu da akla işitme sistemindeki bir bozukluğun her zaman işitme kaybı ile karşımıza çıkmayabileceği anlamına gelmektedir. Özellikle çocuklarda meydana gelebilecek olan bu tarz bozuklukları daha hassas değerlendirip işitme ve dil-konuşma gelişimi açısından incelemek gerekmektedir.

İŞİTME KAYIPLARININ SINIFLANDIRILMASI
Kişilerin günlük yaşantılarında sesleri ve konuşmaları anlamada hiçbir kısıtlama ile karşılaşmadığı ve çocuklar da dil gelişiminin kendi yaş grubuna uygun olmasını sağlayan işitme seviyesi normal işitme olarak kabul edilir. Bu tanımı karşılamayan tüm durumlar işitme kaybı olarak kabul edilmelidir. İşitme kayıpları aşağıda sıralandığı gibi çeşitli şekillerde sınıflandırılır.

A. İşitme kayıpları başlama zamanına göre;
. Doğuşta mevcut olan işitme kayıpları (Konjenital)
. Doğumdan sonra oluşan işitme kayıpları (Acquired-Akkiz)

B. Başlama yaşına göre;
· Konuşma gelişimi başlamadan (Prelingual) işitme kaybının başlaması (0-2 Yaş)
· Konuşma gelişimi boyunca (Perilingual) işitme kayıpları (2-4 yaş)
· Konuşma gelişimi tamamlandıktan sonra (Postlingual) ortaya çıkan işitme kayıplarıdır.

C. Zaman içindeki durumuna göre;
· Akut işitme kayıpları
· Kronik işitme kayıpları
· Ani (Sudden) işitme kayıpları
· Aşamalı (Gradual)
· Geçici (Temporary) işitme kayıpları
· Kalıcı (Permanent) işitme kayıpları
· İlerleyici (Progresive) işitme kayıpları
· Dalgalı-Periodik değişiklik gösteren (Fluctuating) işitme kayıpları

D. Kulak durumuna göre işitme kayıpları;
· Tek taraflı (Unilateral) işitme kayıpları
· Çift taraflı (Bilateral) işitme kayıpları

E. Başlama hızına göre işitme kayıpları;
· Ani (Sudden) işitme kayıpları
· Aşamalı (Gradual) işitme kayıpları

F. Sürecine göre işitme kayıpları;
· Sabit
· Değişken (Dalgalı ya da Progresive)

G. Patolojinin anatomik olarak yerleştiği yere göre işitme kayıpları;
· İletim (Conductive) işitme kayıpları
· Sensörinöral işitme kayıpları
· Mikst tip işitme kayıpları
· Retrokoklear patolojiler
· Santral işitme kayıpları

Bize Ulaşın

Telefon:0312 375 91 91
Email: info@ozelaltinay.com
Website: www.ozelaltinay.com

Karapürçek Mahallesi
397. Cadde
No: 47
Altındağ / ANKARA